Türkiye taşıt pazarı yeni dönemin ilk aylarında pazar hareketleri açısından büyük dalgalanmalar yaşamadı, yılın ilk beş ayında geçen yıllara göre ticari taşıt pazarı büyüdü. TAİD rakamlarına göre 16 ton ve üstün pazarda 8760 adet çekici ve 6516 adet kamyon teslimatı gerçekleşti bu rakam bir önceki yılın aynı dönemine göre %63’lük bir artışa denk geliyor. Yılın kalan yarısı için siparişler alındı. Alınan siparişlerin teslim tarihleri belirlendi. Siparişler sırasında verilen teminatlar, finans bağlantıları gibi nedenlerle teslimatlar planlandığı gibi gerçekleşecektir. Bazı siparişlerin teslimatları da 2024 yılının ilk aylarında devam edecek.
İkinci el piyasasında araç fiyatları, uzun bir süredir amortisman, yaş gibi aracın durumundan bağımsız olarak değer buluyor. Cari açık ve alınacak ekonomik tedbirlerin bilinmezliğine rağmen piyasada yük ve iş var.
Otobüs pazarında da benzer bir durum söz konusu. Deprem sonrası yaşanan hareketlilik, bayram, seçim git gelleri, başlayan yaz ve turizm sezonu otobüs yolculuklarına ve otobüslere olan talebi arttırdı.
Sıfır araç pazarında talep yüksekliği ile birlikte yaşanan ürüne erişim zorluğu, kullanılmış taşıt pazarındaki fiyatlar, filo veya bireysel bazda araçların bakım ve onarımları, sürücülerin güvenli ve ekonomik sürüş yapma becerilerini geliştirmeleri, büyüyen filoya yeni sürücüler kazandırılması, yaş, sağlık gibi nedenlerle mesleği bırakan sürücülerin yerini yeni sürücülerin alması önem kazanıyor.
Türkiye’de son yıllarda inşa edilen servis ve satış merkezleri; araç servis iletişiminin artması, bağlantılılık, teknik alt yapı gelişmeleri, değerli araçların kullanım ömrü boyunca fayda sağlamasını sağlayacak düzeyde. Bu alt yapının en önemli ihtiyacı yetişmiş teknik eleman ve servis yöneticileri ve artan ihtiyaca göre eleman yetiştirilmesi gerekiyor.
Diğer yandan hizmetteki araçların randımanlı ve güvenli çalışmaları için yetkili servisler ile birlikte yetkin özel servislerin de taşıtların hayatının idamesi ve ekonomik değerlerini korumalarındaki katkıları da çok önemli bir alan oluşturuyor. Bu servislerin hizmet kalitesi, orijinal ve eşdeğer parça kullanmaları, bilişim alt yapısından faydalanma için markalar ve sistem üreticileri ile geliştirecekleri iş birlikleri, trafik güvenliği, çevre, araç değeri, karlılık ve ekonominin bütününe katkı gibi nedenlerle ihmal edilmeyecek bir çalışma alanı oluşturuyor.
16 ton ve üstü yüklü ağırlığa sahip ticari araçlarla uzun yol taşımacılığında kullanılan araçlarda, alternatif yakıtlara ve elektriğe geçişin 2030 ve sonrasında hızlanacağı, yaygınlaşacağı, geçişin 2050 yılına kadar sürmesi, bazı bölge ve çalışma türlerinde dizel ve dizel muadili sentetik yakıtların kullanılacağı yönünde geçiş takvimi yapılmış bulunuyor.
Türkiye taşıt filosu dinçliğini, verimliliğini ve değerini makul ve mantıklı ölçüler içinde koruduğu sürece önümüzdeki dönem yenileme, alternatif enerji kullanımına geçiş gibi gelişmelerde sorunlar yaşamayacak, yeni dönemde de hayat içinde yerini ve gücünü koruyacaktır.
M. Vahit Mahmatlı
vahit@mayadergi.com