Yüksek Basınçlı Alüminyum Enjeksiyon Döküm Sektörü’nün öncü firmalarından biri olan Adöksan alüminyum parçalara artan talebi karşılamak üzere mevcut tesislerini yeni endüstrinin gerektirdiği üretim ve çevre standartlarına uygun yenilemeler ve sektöründe üretim ve ticaret hacmini artıracak yatırımlar yapıyor. Adöksan yeni bağlantılar, yeni araçların ve sistemlerin gelişiminde ortak tasarımlarda yer alarak artırdığı talebi karşılamak için 4. Fabrikasının açılışını yaptı. Tuzla organize sanayi bölgesinde 11.000 m2 kapalı alana sahip 4. fabrikasının açılış töreninine sektör temsilcileri, Adöksan’ın iş ortakları ve basın mensupları katıldı.
Alüminyum ve alüminyum alaşımlarının hafiflik, korozyona dayanıklılık, sızdırmazlık, işleme hızı ve kolaylıkları gibi özelliklerinden dolayı bir çok endüstriyel alananda daha fazla kullanım alanı buluyor. Alüminyum Enjeksiyon döküm parçalar otomotiv sektöründe yeni tasarımlar, üst sınıf otomobiller, daha hafif ticari taşıtlar tasarlanması ve üretilmesinde özellikle elektrikli araçlarında kullanılıyor. Bu eğilime uygun üretim ve ihracat politikası geliştiren Adaksön 33 yılı geride bırakırken alanında Avrupa’nın önemli firmalarında biri durumuna gelmiş bulunuyor. Şirketimiz hali hazırda 160 ila 1350 ton arası 27 döküm makinası, 60 işleme tezgahı, kromat, eloksal kaplama ve toz boya kaplama tesisleri, otomatik montaj, sızdırmazlık ve temizlik kontrolü yatırımları ile sektöründe Avrupa çapında öncü bir konumdadır. Adöksan önümüzdeki dönede global pazarda etkisini artırmak için lojistik merkezi bulunan Macaristanda ve Meksikada yeni yatırım planları içinde olduğu açıklanıyor.
Adöksan’ın 4. fabrikasının açılışında konuşmasında üretimi ve sektör ile bilgi veren Ajda Şener: “ADÖKSAN, birçoklarınızın bildiği gibi 33 yıllık geçmişiyle Alüminyum Yüksek Basınçlı Enjeksiyon Döküm Sektörü’ nde ülkemizin öncü şirketlerinden biridir. Tüm ürünlerini Otomotiv ve Mühendislik sektörlerinde dünya devi olan şirketlere ihraç eden Şirketimiz, özellikle son 10 yılda çok önemli gelişmeler kaydetmiştir
Alüminyum, hafifliği, mukavemeti ve sızdırmazlık özellikleri sayesinde otomotiv sektörü için en önemli malzemelerden biridir. Özellikle elektrikli araçlara geçiş sürecinde bu özellikler çok daha fazla önem taşımaktadır. Yüksek basınçlı enjeksiyon döküm ise çok yüksek adette parçanın kısa sürede üretimine imkan verdiği için son derece kritik öneme sahip olan bir üretim sürecidir. Ancak çok kapsamlı teknik know-how ihtiyacı, üretimin sürecinin karmaşıklığı, kalite beklentilerinin ve yatırım maliyetlerinin çok yüksek olması bu pazarda global olarak rekabet etmeyi çok zorlu kılmaktadır.
Burada altını çizmek istediğim bir başka konu katma değerli hizmetlerin sektörde hızla artan önemidir. Müşterilerimiz, tedarik ettikleri ürünleri hiçbir ek işlem yapılmadan doğrudan montaj hattına sevk edilmesini beklemektedirler. Bu nedenle bu sektörde başarılı olmak için önemli bir faktör döküm sonrası işleme, kaplama, alt-montaj, lojistik gibi süreçlere hâkim olmaktır.”
İkinci ana konu, global Enjeksiyon Döküm sektörü için geliştirilen en son teknolojik gelişmelerin şirketimize uyarlanmasıdır. Burada öne çıkan alanlar tasarım/kalıp geliştirme, otomasyon, kalite kontrol ve dijitalizasyondur. Adöksan, teknolojik ilerlemenin en önemli rekabet gücü olduğuna inanmakta olduğu için yaptığı teknoloji yatırımları anlamında Avrupa’daki birçok önemli rakibini geride bırakmıştır.
Son olarak son yıllarda çokça gündeme getirilen Sürdürülebilirlik konusu ile ilgili duruşumuzu ifade etmek isterim. Sürdürülebilirlik stratejisi bizim için sadece müşterilerimizin talep ve beklentileri nedeniyle yönlendiğimiz bir konu değil hepimizin geleceğinin garanti altına alınması için bize göre en önemli unsurlardan biridir.
Amacımız, Ülkemiz otomotiv yan sanayisi için yeni bir başarı hikâyesi yazmak ve diğer sanayi kuruluşlarına örnek olabilmektir. Davetimizi kabul ettiğiniz ve açılış törenimize katıldığınız için tekrar çok teşekkür eder, saygılarımı sunarım.” dedi.
Adöksan Genel Müdür Yardımcısı Doğan Yüncüoğlu açılış konuşmasında; “Adöksan kurulduğu günden bu yana, pazarlama ve iş geliştirme stratejilerini hızla büyüyen iş alanlarında sürdürülebilir, sürekli büyüme ve yeni pazarlara entegrasyon üzerine kurmuştur. Bu bağlamda Adöksan büyüme hedeflerini belirlerken iki alana odaklandığını ifade etti. Açılış konuşmasında aşağıdaki konulara değindi.
Çalışma alanlarının öncelikle elektrikli araçlar ve ticari araç sektörü olduğunu bu alanlarda oluşan teknolojik gereklilikleri hızla yerine getirmiş ve Avrupa’nın en büyük elektrikli araç projeleri için aranan bir isim haline gelmiştir. Ağır ticari araç sektörüne 20 yıldan fazla bir süreden odaklanması nedeniyle global olarak çok rekabetçi bir konuma sahiptir. Günümüzde gelinen noktada bu segmentin küresel anlamda lider firmaları için en kritik güvenlik parçalarını, özellikle de fren ve şanzıman ürün grupları için üretmekteyiz.
Adöksan’ın pazarlama/satış bağlamında en önemli faaliyet sahalarından birisini paydaşlarımızla birlikte hayata geçirdiğimiz mühendislik projeleri oluşturmaktadır. Günümüzde müşterilerimizle birlikte türünün ilk örnekleri olan yenilikçi ürünlerin tasarımdan, son üretim aşamasına kadar geçen tüm süreçlerde yer aldığımızı ve mühendislik katkısında bulunduğumuzu söylemekten gurur duyuyorum.
Adöksan’ın hızlı aksiyon alan, üst seviyede bilgi birikimi ve tasarım yeteneklerini bünyesinde barındıran mühendislik ekibi, en zorlu gereksinimleri, mümkün olan en kısa süre zarfında karşılayabilecek kapasiteye sahiptir. Avrupa’lı bir rakibimiz tarafından yapıldığında yıllar sürecek bir geliştirme projesini, Adöksan olarak aylar mertebesinde tamamlayabilmemiz, kuşkusuz bizi son derece rekabetçi kılmaktadır.
Ülkemizin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alma hedefini gerçekleştirebilmek için üretim ve ihracatımızda ileri ve yüksek teknolojinin payını artırmak zorundayız. Adöksan, bu bilinçle geleceğe dönük yatırım çalışmalarını ve yeni projelerini hayata geçirmek için çalışmaya devam etmektedir.
Adöksan global rekabet koşullarının daha da sertleşmekte olduğu günümüzde, geleceğe dönük stratejilerini, 30 senenin üzerindeki tarihçesinin getirdiği birikimle, oluşturmaya ve geliştirmeye devam etmektedir. Şirketimiz sürdürülebilirlik, kurumsallaşma ve teknolojideki önderliğini sürdürme amacı ile stratejilerini güncellemekte ve geleceğe dönük planlarını emin adımlarla hayata geçirmektedir” dedi.