Covid-19, son yüzyılda yaşanan en büyük küresel sağlık krizi oldu. Hükümetler, STK’lar ve kamu otoriteleri, virüsü kontrol altına almaya, halk sağlığını güvenceye alacak aşı programlarına hız vermeye ve ekonomilerin hızla toparlanmasını sağlamaya odaklandılar. Küresel aşı kampanyasının başladığı Aralık 2020’den bu yana DHL, 160’ı aşkın ülkeye 1 milyar dozdan fazla aşıyı güvenli bir şekilde ulaştırarak küresel aşı dağıtımında kilit rol oynadı.
DHL Ticari Direktörü Katja Busch, konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi:
“Son dokuz aydaki olağanüstü hâl durumuna baktığımızda, herhangi bir soğuk zincir kesintisi ya da güvenlik sıkıntısı olmaksızın pek çok tedarik zinciri kurgusunu sorunsuz şekilde geliştirip yöneterek üzerimize düşen görevi yerine getirmiş olmaktan gurur duyuyoruz. DHL olarak biz, pek çok farklı tedarik zinciri hattında çalışıyor ve belirli ülkelerde doğrudan dağıtımı yönetiyoruz. Isı hassasiyeti çok yüksek olan aşıların yanı sıra yardımcı malzemelerin ve test kitlerinin de gönderimini sağlamak üzere, özel olarak bu iş için geliştirilen yeni ve güvenilir hizmetleri uygulamaya koyduk. ‘İnsanları birbirine bağlama, yaşamları iyileştirme’ hedefimiz doğrultusunda, soğuk zincir altyapımızdan, güçlü global ağımızdan ve çalışanlarımızın ilaç lojistiği alanındaki derin bilgi ve deneyimlerinden yararlanmaya devam edeceğiz.”
Küresel aşı kampanyası, virüsle mücadelede hayatî önem taşıyan bir araç ve aynı zamanda daha fazla virüs varyantı oluşmasını önlemek için de gereklilik arz ediyor. Yüksek bağışıklık seviyelerine ulaşmak için 2021 sonuna kadar dünya çapında yaklaşık 10 milyar doz aşıya ihtiyaç duyulacak. Mümkün olduğunca çok insanın aşıya erişebilmesini sağlamak için bu dozların küresel olarak dağıtılabilmesi gerekiyor. Lojistik uzmanları, çok çeşitli ve karmaşık tedarik zinciri kurgularını yönetmenin yanında ısı hassasiyeti gereksinimleri bakımından da çok büyük bir sınav veriyorlar.
DHL Müşteri Çözümleri ve İnovasyon Birimi, Yaşam Bilimleri ve Sağlık Hizmetleri Başkanı Claudia Roa, yaşanılan durumu şöyle açıklıyor:
“Bizim avantajımız, sağlık alanında gerekli uzmanlığa sahip kapsamlı bir ağa zaten sahip olmamızdı. Bu sayede hızla tepki verebilmemiz mümkün oldu. Sıcaklık seviyelerini güvence altına almak için aşıları son teknoloji ürünü GPS ısı takip sistemleriyle donatılmış özel aktif termal konteynerlerde gönderiyor ve tüm yolculuk boyunca tam şeffaflık sağlıyoruz.”
DHL Global Forwarding ve DHL Express, Covid-19 aşılarını Avrupa’dan ve diğer çıkış ülkelerinden pek çok farklı rotayla Asya Pasifik’in, Güney Amerika’nın ve Avrupa’nın dört bir yanına taşımakla görevlendirildi. DHL Supply Chain, Almanya’nın çeşitli eyaletlerinde aşıların uygun şekilde depolanmasından ve yerel dağıtımından sorumlu.
DHL Müşteri Çözümleri ve İnovasyon Birimi Yaşam Bilimleri ve Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Thomas Ellmann konuya ilişkin şunları söyledi:
“Bizim motivasyonumuzu ayakta tutan, anlamlı bir fark yaratıyor olmak. Covid-19 aşılarını ve diğer kritik tıbbi malzemeleri dünya çapında doğru zamanda doğru yere ulaştırmak gibi muazzam bir görevin yerine getirilmesine katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz. İçinde bulunduğumuz Covid-19 durumu; hükümetler, STK’lar, ilaç şirketleri, tıbbi ekipman üreticileri ve lojistik şirketleri arasındaki iş birliğinin hem bugün hem de gelecekte pandemilerin üstesinden gelmenin tek yolu olduğunu açıkça gösteriyor.”
Gelecek için hazırlık şart
DHL’in “Revisiting Pandemic Resilience” (“Pandemi Dayanıklılığını Yeniden Gözden Geçirmek”) raporunda belirtildiği üzere, pandemi için oluşturulan lojistik altyapısı ve kapasitesi korunmalıdır; zira (yeniden) enfeksiyon oranlarını düşük tutmak ve virüs mutasyonlarının hızını yavaşlatmak için önümüzdeki yıllarda -mevsimsel dalgalanmalar hariç- yılda 7-9 milyar doz aşı gerekmektedir.
Geleceğe hazırlıklı olmak için aktif ortaklıklar, genişletilmiş küresel uyarı sistemleri, entegre bir salgın önleme planı ve hedefli Ar-Ge yatırımlarıyla sağlık krizlerinin erken tespit edilmesi ve önlenmesi şarttır. DHL aynı zamanda stratejik hazırlık amacıyla ve tepki sürelerini daha verimli hale getirebilmek için virüsün yayılımını engelleyici önlemlerin ve karşı tedbirlerin (Örneğin dijital temas izleme ve ulusal stoklar oluşturma) genişletilmesini ve kurumsallaştırılmasını önermektedir. İlaçların (Tanı ve tedavi için kullanılanlar ve aşılar gibi) hızlı bir şekilde kullanıma sunulmasını kolaylaştırmak için, hükümetler ve üreticiler, “sürekli sıcak” üretim kapasitesi, taslak araştırma, üretim ve tedarik planları kullanmalı ve aynı zamanda yerel dağıtım yetkinliklerini genişletmelidir.