Treyler üreticileri ve nakliyecilerin uzun süredir kamuoyuna duyurdukları ve mücadele edilmesini istedikleri yarı römork dolandırıcılığı ve sahteciliğine karşı polis operasyonu yapıldı. Yarı römorkların başlı başına bir araç olması, şasi numarası değişikliği, ruhsat ve plaka ile tescillerinin kötüye kullanılarak yapılan sahtekarlık ve dolandırıcılık olayları uzun süredir sektörün gündeminde yer alıyor. Polisin yaptığı ve adliyeye akseden operasyon büyüklüğü ve kapsamı açısından örnek oluşturması açısından büyük önem taşıyor. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından yapılan operasyonla, rehinli treylerlerin şasi numaralarını değiştirerek piyasaya süren ‘treyler change çetesi’ çökertildi. 7 ay süren takibin ardından 15 şüpheli gözaltına alındı. Vurgunun piyasa değerinin 50 milyon TL olduğu belirtildi. Konu ile ilgili basın bülteninde aşağıdaki bilgiler yer aldı.
Operasyon sonrasında açıklama yapan Krone Avukatı Serdar Akbulut, “Treyler sektörünün uzun yıllardır mücadele ettiği sahtecilik konusu ilk defa geniş çaplı ele alındı. Rehinli ve hacizli araçların veya üzerinde herhangi bir tedbir bulunan araçların, yasadışı yollarla change edilerek, şasi numaraları değiştirilerek, bu araçlar sahte belge, bilgi ve faturalarla yeniden piyasaya sürülüyordu. Bu süreçte, üretici, finans firmaları ve bu araçları iyi niyetle alan üçüncü kişiler çok ciddi zararlar görüyordu. Umarım İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü’nün yaptığı başarılı operasyonla kamuoyunun bilgilenmesiyle, sahteciliğin önüne geçilir.” şeklinde konuştu.
İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü ekibine teşekkür
TREDER Genel Sekreteri Göktan Güçlü de “10 yıldan beri amansız bir şekilde sürdürdüğümüz mücadelenin ilk safhasını tamamlamış olduk. Treyler sanayi Türkiye’nin gözbebeği sektörlerinden biri. Sektörümüz sahtecilikten dolayı kan kaybediyordu. Bugün umutlandığımız bir tabloyu yaşıyoruz. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü ekibine çok teşekkür ediyorum. Piyasada bugünü kadar 2 bin 500 adet change olmuş treyler olduğunu tahmin ediyoruz.”
Sahtecilik nasıl yapılıyor?
Trafiğe tescili yapılan, ruhsatında ‘rehinli’ ibaresi bulunan borçlu treylerlerin, sahteci firmalar tarafından şasi numaraları siliniyor, yeni bir şasi numarası ile başka bir üreticiye ait bir uygunluk belgesi ve uygun olmayan bir faturayla tekrar trafiğe tescili yapılıyor. İşleri kötü giden nakliyeciler ve bu işi kendisine meslek edinmiş organize suç örgütleri bu yola başvuruyor. Bu tip sahtekarlıklar, işini hakkıyla yapan nakliye firmaları ve treyler üreticilerini, çok büyük bir haksız rekabet ile karşı karşıya bırakıyor. Trafiğe tescili yapılmış araçlar, İmal, Tadil ve Montajı Hakkında Yönetmelik (AİTM) ve Motorlu Araçlar ve Römorkları Tip Onayı Yönetmeliği’ne (MARTOY) AİTM yönetmeliği kapsamı dışında uygunsuz biçimde tadilat operasyonlarına tabi tutuluyor, araçların boya rengi ve araç tipi değiştirilerek mevzuata tamamen aykırı değişiklikler yapılıyor. Şasi plaketleri değiştiriliyor, şasi numaraları araç üzerinden siliniyor. Araçların yeni bir şasi numarası ile başka bir üreticiye ait bir uygunluk belgesi ve uygun olmayan bir faturayla tekrar trafiğe tescili yaptırılıyor. Araçlar bu durumda trafikte uzun süreler kullanılmış olmasına rağmen yeni bir araçmış gibi muamele görüyor. Sahtecilik uygulamalarında, sökülen dingil, fren sistemi, elektrik sistemi gibi ekipmanlar başka araçlarda da kullanılıyor. Tadilat işlemini takiben araca eski ruhsatı üzerinden tadilat projesi hazırlatılarak ruhsatının yenilenmesi de sağlanıyor. Bu tür araç imalatları A.İ.T.M. ve MARTOY yönetmeliklerine uygun değil. Finans kurumlarından alınan bilgilere göre, bahsedilen sahtecilikler sonucu, halen trafikte seyir eden binlerce römorkun kayıp olduğu tahmin ediliyor. Bu şekilde tadil veya üretim yöntemiyle piyasaya çıkan araçların uyması gereken teknik zorunlulukları karşılayıp karşılamadığı kimse tarafından bilinmiyor ve ortaya çıkan araçlar trafikteki can ve mal güvenliğini önemli ölçüde tehdit ediyor.