Madencilik ve tünel açma sektörlerinin önde gelen makine üreticilerinden Alman GHH’ın Türkiye temsilciliğini üstlenen Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., 2-5 Mayıs 2024 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan Maden Türkiye 2024 11. Uluslararası Madencilik, Tünel İnşa, Makine Ekipmanları ve İş Makineleri Fuarı’nda, GHH MK-A20’nin gösterimini yapıyor.

Madencilik ve tünel açma sektörlerinin önde gelen makine üreticilerinden Alman GHH’ın Türkiye temsilciliğini üstlenen Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., 2-5 Mayıs 2024 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan Maden Türkiye 2024 11. Uluslararası Madencilik, Tünel İnşa, Makine Ekipmanları ve İş Makineleri Fuarı’nda, GHH MK-A20’nin gösterimini yapıyor.

Kompakt, güçlü ve son derece sağlam GHH tasarımıyla, sert kaya ve tünel açma uygulamalarında yüksek gücü ve ağırlık oranıyla en düşük işletme maliyetlerini sunan, yer altı madenlerinin dayanıklı kamyonu GHH MK-A20, salınımlı artikülasyon sayesinde optimum çekiş ve daha yüksek sürüş konforu sağlıyor.

Farklı sektörlerde faaliyet gösteren dünyaca ünlü markaların temsilcisi Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., satış ve satış sonrası hizmetlerindeki katma değerli çözüm ortağı olma vizyonunu GHH için de uygulamaya başlıyor. Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş.’nin “Açık Alan A-105A”daki standında ayrıca Komatsu’nun besleyicileri, kırıcıları ve ebatlayıcıları hakkında da bilgi alınabiliyor.

Madencilik ve tünel açma sektörlerinin makine üreticilerinden Alman GHH; Türkiye operasyonları için Marubeni Dağıtım ve Servis ile anlaştı. Bu anlaşma ile Japonya merkezli Marubeni Corporation iştiraki olan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş. Türkiyede temsil ettiği Avrupalı markalara yenisini ekledi.

Japonya merkezli Marubeni Corporation iştiraki olan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., Türkiye’de temsil ettiği dünyaca ünlü markalara Alman GHH’ı da eklediğini duyurdu. GHH’ın 1782 yılına uzanan maden deneyimiyle ürettiği makineler yer altı madencilik sektörü için tasarlanmış yükleyiciler ve damperli kamyonlar üretiyor. GHH, ürünlerinin sağlamlığı, maliyet etkinliği, bakım kolaylığı ve sürücü ergonomisi sayesinde yumuşak ve sert kaya madenciliğinde avantajı olduğu vurgulanıyor.

Türkiye’de önemli sayıda müşteriye ürün sağlayan, yakın zamanda Komatsu ailesinin bir parçası olmaya hazırlanan, Alman Makine üreticisi GHH, Marubeni Dağıtım ve Servis’in satış ve satış sonrası hizmetlerindeki güçlü ağına güvendiği ifade ediliyor. Bakır ve demir cevherleri, kömür ve kromun da bulunduğu çok sayıda maden kaynağına ve dünyanın en büyük bor yataklarına sahip olan Türkiye, küresel emtia pazarının önemli oyuncularından biri konumunda da yer alıyor.

Eşref Zeka: “GHH ile ürün çeşitliliğimizi artırıyoruz!”

Temsil ettikleri birbirinden güçlü markalara uçtan uca çözüm sunarak, katma değerli hizmetlerine yeni markaları eklediklerini belirten Marubeni Dağıtım ve Servis Genel Müdürü Eşref Zeka; “GHH ile farklı ihtiyaçlara yönelik sağladığımız ürün çeşitliliğimizi her geçen gün artırıyoruz. Satış ve satış sonrası hizmetlerdeki güçlü kadromuz ve deneyimimizin katkısıyla bünyemize GHH’ı, yer altı madenciliğinin simge markalarından birini dahil etmenin gururunu yaşıyoruz. Yer altı madenciliğindeki potansiyelin verimli ve sürdürülebilir büyümesine katkı sağlayacağımıza inanıyoruz” açıklamasını yapıyor.

GHH Group CEO ve CFO’su Matthias von Buzay; “GHH olarak, Türkiye’de Marubeni Dağıtım ve Servis ile anlaşmaya varmaktan büyük mutluluk duyuyor, birlikte Türkiye pazarındaki konumumuzu güçlendirmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz” diyor.

Marubeni Dağıtım ve Servis İş ve Maden Makinalarından Sorumlu COO Burçak Birand; “GHH ile iş birliği yapmaktan duyduğumuz heyecan, ülkemizin yükselen yer altı madencilik potansiyeli sayesinde işlerimizi büyütme ve güçlendirme stratejimizin yeni bir adımının gerçekleşmesinden kaynaklanıyor. GHH ile güçlü, verimli ve uzun soluklu bir ortaklığa imza attığımıza olan inancımızı, müşterilerimize sağladığımız hizmetlerle kanıtlayacağız” diyor.

Komatsu, en yeni teknolojilerini müşterileriyle buluşturmaya devam ediyor. Türkiye’de Marubeni Dağıtım ve Servis tarafından temsil edilen Komatsu, D85EXi-18 Akıllı Dozerin kullanım avantajları ve sağladığı yararları vurguluyor.

Komatsu yeni teknolojiler ve iş makinalarında bağlantılık ile gelişen yeni ürün ve hizmetlerini tanıtmaya ve bu hizmetlerin sağladığı avantajları vurgulamaya devam ediyor. Türkiye Distribütörlügü Marubeni tarafından yapılan Komatsu ürünlerinden 2024 itibarıyla Türkiye’de faaliyette olan ilk Komatsu D85EXi-18 Akıllı Dozer ile yapılan demo çalışmaları sonucunda yüzde 80’e varan verimlilik elde edildiği bir basın bülteni ile duyuruldu. Bültende yeni ürün ve bu ürünle verilen hizmetlerin avantajı anlatıldı.

Küresel Uydu Sistemi’ni kullanıyor

Komatsu D85EXi-18 Akıllı Dozer ile yapılan deneme ve tanıtım kullanımlarında makinaya yüklenen proje verilerine göre bıçak kaldırma silindirlerinde bulunan sensörler vasıtasıyla bıçak yüksekliğini ve tilt konumunu otomatik olarak kontrol edebilme özelliği sergilendi. Kontrolü için ise küresel navigasyon uydu Sistemi kullanıyor. Makine ve bıçak arasındaki haberleşme kablosuz olarak algılanıyor. Bıçağın önündeki yükü, önceden sisteme tanımlanan proje verileri doğrultusunda makina kendi tespit ediyor ve serme işlemi sırasında proje değerlerini azami ölçüde kendisi ayarlayabiliyor. Bu sayede daha yüksek hassasiyet ile işleri yapabiliyor, üretkenliği ve verimliliği maksimum seviyelere çıkarabiliyor.

Komatsu Akıllı Dozer; SIGMADOZER® bıçağı, otomatik şanzımanı ve yeni çağ motoru ile hem üretkenlik hem de yakıt tasarrufu özelliği gösteriyor. Tamamen yeni kazma teorisi temel alınarak tasarlanan SIGMADOZER® bıçak, verimli üretimi önemli ölçüde artırıyor.

Uzaktan erişim

Komatsu’nun uydu takip sistemi KOMTRAX, en gelişmiş uzaktan izleme teknolojisiyle PC, akıllı telefon veya tabletten filonuz ve ekipmanınız hakkındaki bilgilere dilediğiniz yerden ulaşmanızı sağlıyor. Bu bilgiler, işlerin en düşük maliyet ve en yüksek verimlilikle sürdürülmesi için kullanıcılara yol gösteriyor. KOMTRAX sayesinde kullanıcılar, iş makinalarından aldıkları her bilgiyi hiçbir ekstra ücret ödetmeden, günlük ve uzun vadeli stratejik kararlar alma gücüne kavuşuyor. KOMTRAX verileriyle; makina ve operatör performansı ölçülebiliyor, riskler önceden tahmin edilebiliyor ve özelleştirilebilen bakım programları ile arıza süreleri en aza indirilebiliyor.

Daha az iş gücü Daha kısa süre

Ölçümü otomatik olarak yapan Komatsu “Akıllı Dozer”in önemli avantajlarından bir diğeri de Harita-Etüt personelinin yükünü azaltması. Tüm işlemler tamamlandıktan sonra Harita-Etüt ekibinin sadece kontrolleri yapması yeterli oluyor. Hatalı bir serim yapıldığının tespit edilmesi halinde de düzeltmeler çok daha hassas ölçülerde gerçekleştirilebiliyor. Ayrıca ölçüm işleri veya farklı sebeplerden dolayı, makina çevresinde bulunmak zorunda olan personelin, iş güvenliğine aykırı durumlarla karşılaşması da engellenmiş oluyor. Operatör dostu işletim sistemine sahip olan ve tüm operatörlerin rahatlıkla kullanabileceği Akıllı Dozer ile zaman ve iş gücü kaybı yaşanmadan işler tamamlanabiliyor.

Komatsu D85EXi-18 Akıllı Dozer, tespit edilmesi zor açıları kendiliğinden ayarlayabildiği için operatörlerin üzerindeki iş yetiştirme baskısını da azaltıyor. Yapılan demo uygulamalarının ardından; standart bir dozerle yürütülen proje 1 yıl sürüyorsa, “Akıllı Dozer” ile yürütülen projenin yaklaşık 5 ay daha erken bitebileceği tespit edildi. Daha kısa sürede tamamlanan projeler, daha az yakıt tüketimi ve dolayısıyla daha az maliyet ortaya çıkardığı ifade ediliyor.

Brisa ile Türkiye’nin önde gelen iş makinası üreticilerinden MST yeni bir iş birliğine imza attı. İki şirket arasında yapılan yeni anlaşma kapsamında Brisa’nın MST’ye özel olarak tasarladığı Telegripper desenli Lassa lastikler, Türkiye’nin ilk ve tek yerli teleskobik forklift (Telehandler) üreticisi MST’nin yeni nesil makinalarında kullanılacak.

Brisa ile ASKO Holding bünyesinde bulunan Türkiye’nin önde gelen iş makinası üreticilerinden MST yeni bir iş birliğine imza attı.

Brisa’nın MST’ye özel olarak tasarladığı Telegripper desenli Lassa lastikler, Türkiye’nin ilk ve tek yerli teleskobik forklift üreticisi MST’nin yeni nesil makinalarında kullanılacak. Bu iş birliğiyle Brisa, Türkiye OE (Orijinal Ekipman) teleskobik forklift araç pazarına giriş yaptı. 

Türk tasarımcı ve mühendisleri tarafından geliştirilen, yerli üretim MST teleskobik forklift serisi, Lassa tarafından sektör ihtiyaçları göz önünde bulundurularak geliştirilen lastikler ile müşteri memnuniyetini üst seviyede tutmayı hedefliyor. Türk mühendislerin çalışmaları ile geliştirilen Lassa Telegripper deseni, yüksek tutuş performansı ve kesiğe karşı gösterdiği üstün direnç ile ön plana çıkarken, yakıt tüketimine ve uzun ömre önem vererek performansını üst düzeyde tutacak şekilde tasarlandı.

Japonya merkezli Marubeni Corporation iştiraki olan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., Türkiye’de temsil ettiği dünyaca ünlü markalara, Ocak 2024 itibarıyla Bomag’ı da ekledi. Yeni temsilcilikle Marubeni temsil ettiği markaların birbirini tamamlayan ürün yelpazesi genişleyip güçlendi. Marubeni Türkiye’de Komatsu iş makinaları, Volvo Trucks, Crown forkliftler, Diechi teleskopik yükleyicileri temsil ediyor. Marubeni’nin çalışmaları arasında ikinci makina alım satımı ve kiralama hizmetleri de yer alıyor.

Bomag’ın Türkiye temsilciliği, Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş.’ye geçti. Marubeni’nin Bomag temsilciliği ile Fransız Fayat Grubu’nun bir parçası olarak yol yapım ve bakım makinaları tasarım, üretiminde küresel bir markanın daha temsilcisi oldu. Bomag, toprak ve asfalt silindirleri, yama silindirleri, finişerler, frezeler, toprak stabilizerleri ve hafif sıkıştırma ekipmanları ile yol yapım bakımına yönelik geniş bir ürün gamı sunuyor. Bomag ürünleri sıkıştırma ve zemin sağlamlaştırmaya yönelik arasında toprak ekipmanları, çöp kompaktörleri bulunuyor. Bomag üretimi Almanya merkezli olarak Avrupa, ABD, Çin ve Hindistan’da kendi üretim tesislerinde üretiyor. Üretimin başladığı 1957 yılında bu yana firma dünya’n çeşitli ülkelerinde karayolu ve havaalanı inşaatlarının yapımına katkıda bulunuyor. Bomag, Türkiye’de uzun süredir temsil ediliyor. Bomag Türkiye pazarındaki yeni konumu yapılan basın toplantısında pazar liderliği olarak açıklandı. Liderlik Marubeni Dağıtım ve Servis’in etkin satış ve satış sonrası hizmetleriyle ve markanın ürün kalitesi ile sağlanacağı vurgulandı.

Marubeni, Temsa Komatsu temsilciliği ile Türkiye ile tanıştı. Firma Türkiye pazarında yabancı yatırımcı distribütörlüğü alanında Temsa’nın tüm hisselerini satın aldı. Satın alma sonrası Marubeni varolan markalarla birlikte portföyüne eklediği yeni küresel ürün ve markalarla çalışmalarına devam ediyor. Firmanın markaları arasında yer alan Komatsu ağır iş makinaları alanında çok yerleşik, etkili bir konumda ve yaygın bir satış sonrası hizmet ağına sahip. Bu ağ Volvo Trucks kamyon ve çekicideki yapısı ile dahada güçlendi. Marubeni Volvo elektrikli çekiciye geçiş sürecinde Türk pazarında insiyatifi aldı. Önümüzdeki süreçte Murubeni temsil ettiği ürünler ile maden ve hafriyat şantiyeleri, yol inşaatları, uluslar arası taşımacılık lojistik ve depoculuk alanında etkin olacak bir yapıya sahip oldu.

“Bu Yolda Beraberiz”

Maurubeni Bomag işbirliği toplantısında açılış konuşmasını yapan Marubeni Dağıtım ve Servis Genel Müdürü Eşref Zeka genel bir çerçeve çizdi. Yaptığı açıklamada;

“Dünyanın önde gelen markaları ile oluşturdukları iş modeliyle, sürdürülebilir bir gelecek için, yüksek teknolojik ürünler ve kaliteli hizmet sunarak müşterilerine katma değerli çözüm sunmak için çalışmalarını sürdürdüklerini belirti. ş makinaları sektöründe 40 yılı aşan tecrübemiz ve sektörde öncü iş modelimizle, Bomag’a katkı sağlamak için birlikte hareket etme kararı aldık. Bomag markası, şirketimizin vizyonu ve değerleri ile birebir örtüşüyor. Biz sadece makina satmıyoruz; çözüm sunuyoruz, müşterilerimizin işine ne kattığımıza bakıyoruz. Bomag gibi bir marka ile çalıştığınız zaman, bu misyonu gerçekleştirmek daha da kolay oluyor. Önümüzdeki dönemde yol makinaları sektöründe, standartları daha da yukarıya çekerek, sektörde faaliyet gösteren herkese ilham olmayı amaçlıyoruz” dedi.

Ralf Junker: “Türkiye pazarında birlikte büyüyeceğiz”

 Bomag CEO’su Ralf Junker, Bomag markasıyla ilgili detaylı bilgiler aktaran firmanın tarihini, kürsel konumunu, ürün yelpazesini ve Türkiye’de ki konumu ile ilgili bilgi verdi.  “Marubeni Dağıtım ve Servis’in, Bomag markasının potansiyelini ortaya çıkarabileceğine inandığımızdan, güçlerimizi birleştirme kararı aldık. Temsilcisi olduğu her markaya katma değer sağlayan Marubeni Dağıtım ve Servis ile gelecek beklentilerimiz birebir örtüşüyor. Güçlü dağıtım kanallarına ve satış sonrası hizmetlere sahip olması, Marubeni Dağıtım ve Servis’i tercih etmemizde etkin oldu. Türkiye’nin karayolu taşımacılığındaki sürdürülebilir gelişim potansiyeline ek olarak, büyük projelerin devam etmesiyle, Türkiye pazarında birlikte büyüyeceğiz” dedi.

Burçak Birand: “Yeni nesil teknolojili Bomag ürünleri, müşterilerimizin işletme giderleri azaltırken karlılıklarını artıracak”

Marubeni Dağıtım ve Servis olarak; Bomag’ı, faaliyet gösterdiği tüm alanlarda müşteri memnuniyetine odaklanarak liderliğe taşımak gibi önemli bir görev üstlendiklerini belirten Marubeni Dağıtım ve Servis İş ve Maden Makinalarından Sorumlu COO’su Burçak Birand; “Tüm markalarımızı, bulundukları konumundan çok daha üst düzeye taşıyabilme kabiliyetimizi Bomag ile de gerçekleştirmek amacındayız. Edindiğimiz deneyim ve sinerji ile, mevcut müşterilerimizi daha fazla Bomag ile tanıştıracağız ve ayrıca Bomag’ı tanıyanlara da üstün satış sonrası hizmet avantajlarımızı sunarak, markayı bir üst seviyeye taşıyacağız. En çevreci regülasyonlar kapsamında, makina ve ekipmanların yeni nesil teknolojileri sayesinde daha ekonomik Bomag ürünleri, müşterilerimizin işletme giderleri azaltırken karlılıklarını artıracak. Hem operatörlerin hem saha çalışanlarının hem de iş verenlerin çok daha rahat ve kazançlı faaliyetler sürdürebilmesini önceliklendiriyoruz. Temsil ettiğimiz diğer markalarımızda olduğu gibi, Bomag’da da uzman satış kadromuz, kullanılacak makina modelinin seçiminde danışmanlık yaparak müşterilerimizin verimliliğine katkıda bulunacaklar. Ayrıca Türkiye’nin dört bir yanına dağılmış yaygın servis ağımız ile, makinalarımızın sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlama prensibimizi, Bomag için de sürdüreceğiz” dedi. 

Bomag’ın öne çıkan özellikleri

Dünya çapında 2.000’den fazla çalışanı ve farklı ihtiyaçlara yönelik 250’den fazla ürün ve opsiyonlarını üreten Bomag, Türkiye’de de tüm ihtiyaçlara çözüm sunan geniş ürün gamıyla müşterilerle buluşuyor. Toprak ve asfalt silindirleri, yama silindirleri, finişerler, frezeler, çöp kompaktörleri, yol ve toprak stabilizerleri ve hafif sıkıştırma ekipmanları sayesinde şantiyelerdeki her türlü makina ihtiyacı Bomag ile sağlanıyor. Yenilenen tüm ürünlerine ek olarak; çok iddialı özellikleri barındıran yeni finişerler ve frezeler de 2024 yılı itibarıyla Türkiye pazarına sunulmaya başlanıyor.

Rakiplerinden farklı olarak Bomag; şasi ve kabin dahil, çelik ile ilgili, kaynaklı ya da talaşlı fark etmeksizin, tüm üretimlerini kendi gerçekleştiriyor. Bomag’ın üretim yaptığı Almanya Fabrikası, dünyada en büyük serme sıkıştırma ekipmanlarını üreten fabrika olup, 2.000’e yakın çalışanı bulunuyor.

Öne çıkan özellikler

ECOMODE: Türkiye’de satışa sunulan tüm 5 ton üzeri makinalarda standart olarak sunulan ECOMODE özelliği sayesinde, motor devir ayarı optimize edilerek silindir modellerinde yaklaşık yüzde 25 tasarruf sağlanıyor. Bomag, silindir grubunda ECOMODE özelliğini sektörde ilk defa sunan üretici unvanına sahip.

ECOSTOP: Tüm ağır tip silindirlerde sunulan ECOSTOP özelliği sayesinde, istenilen aralıklarda motor otomatik olarak gaz akışını keserek hem yakıt tüketimi hem de çevre açısından fayda sağlanıyor.

TERRAMETRE/BOMAP:Bomag’ın silindir modellerinde bazılarında kullanılan TERRAMETRE/BOMAP adındaki “Bomag Sıkıştırma Kontrol Sistemi”, sağladığı büyük avantajlarla dikkat çekiyor. Operatöre, çalışmış olduğu zeminde ne kadar sıkıştırma olduğunu gösteren TERRAMETRE/BOMAP, fazladan sıkıştırma yapılmasını engelliyor. Bu sayede gereken oranda sıkıştırma sağlanarak zamandan ve yakıttan tasarruf elde ediliyor. Stabilitesi korunan zemin ayrıca makinaya gelebilecek muhtemel hasarların önüne geçilmesini ve onarım giderlerinin azaltılmasını da sağlıyor. Opsiyonel uydu bağlantısı ile de tüm veriler saha ekiplerine online iletilebiliyor.

MAGMALIFE: Bomag’ın finişer modellerinde kullanılan MAGMALIFE ismindeki alüminyum ısıtma plakalar sayesinde, pek çok rakip markaya göre yüzde 50 daha hızlı ve homojen ısıtma sağlanabiliyor. Sınıfının en ağır tablası ile silindirleme öncesi yüksek sıkıştırma sağlayabilen Bomag finişerleri, uzun ve geniş paletleri ile yüksek stabilite, üst seviyede operatör konforu ve kullanım kolaylığını da kullanıcılarının hizmetine sunuyor.

İLGİLİ HABER:

Marubeni Bomag’ın Türkiye temsilcisi

Allison’un şanzıman sağladığı kamyonlar arasında özel amaçlı kamyon üreticisi Bell’de yer alıyor. Bell B30E 6×6 kamyon, Sandritter Transport’un kil ocaklarında üç yılı aşkın bir süredir çalışıyor. Üç dingilli belden kırmalı kamyon DynActive Vites Değiştirme özelliğine sahip FuelSense 2.0 paketi bulunan tam otomatik Allison 3400 ORS şanzımanı. Şanzımanın sunduğu tasarruf ve güvenilirliğiyle ön planda.

Bell 30E, üç yılı aşkın bir süredir Sandritter’in maden sahalarında kullanılıyor. Bell B30E 6×6, 2020’den bu yana Sandritter Transport’un filosunun önemli bir parçası. 7,7 litrelik altı silindirli Mercedes-Benz/MTU turbo dizel motor, 260 kilovat (348 beygir gücü) üretiyor ve Allison 3400 ORS tam otomatik şanzımanla birlikte üstün bir tahrik gücü sunuyor. Daha yüksek torkla birleşen şanzımanın vites oranları, düşük viteslerde daha iyi hızlanma sağlıyor ve tam yük altında düşük motor devirlerinde daha yüksek vites oranlarının çok daha uzun süre kullanılması mümkün oluyor. Bell B30E, 9 saatlik vardiyalarla çalışıyor ve her gün yaklaşık 1.000 ton yük taşıyor. Kamyon bu boyuttaki damperli kamyonlarda nadir görülen bir durum olan karayolunda kullanım onaylı.

6×6 filosunun yenilenmesi sırasında, 25 ila 30 ton sınıfındaki neredeyse hiçbir yeni aracın yüksüz şekilde karayolu kullanım onayı için temel gerekliliği, yani ön aksta izin verilen maksimum 11,5 ton dingil yükünü karşılamadığı görüldü. Ön aksta 11 tonun biraz altındaki boş ağırlığıyla 30 tonluk Bell B30E aracı ise bu beklentileri karşıladı. Boş ağırlığı 20,3 ton olan bu araç, 28 ton nominal taşıma kapasitesi ve 17,5 metreküp standart gövdeye sahip. Sandritter ekibi, şirketin genel merkezi çevresinde 80 kilometreye kadar çalışma alanına sahip. 50 km/saat’e kadar hızlara ulaşabilen B30E, maden sahalarına seri bir şekilde ve maliyetli yükleyicili taşımalara gerek kalmadan ulaşabiliyor. Araç transferleri bu nedenle bölgesel günlük operasyonlar için bile ekonomik açıdan uygun olmaya devam ediyor.

Sandritter yetkilileri “Her şeyden önce karayolu kullanım onayı, dolayısıyla daha fazla esneklik ve üretkenlik arayışındaydık. Ancak B30E’nin sürüş konforundan, yakıt verimliliği, güvenilirlik ve düşük aksama sürelerine kadar tüm alanlarda gerçekten kendini ispatladığını deneyimledik”

Genel olarak Bell araçları, iş akışımızı daha hızlı, daha verimli ve daha konforlu hale getiriyor” diyor. Şirketin filosunda 30 tonluk ekskavatörler ve 20 tonluk buldozerlerin yanı sıra altı adet belden kırmalı damperli kamyon da yer alıyor. Damperli kamyonların yeni sahalara sorunsuz bir şekilde transferini sağlamak için Sandritter’in araçlarının kamuya açık yollarda yüksüz sürüşler için lisanslanması gerekiyor” diyorlar.

Allison Transmission Müşteri Destek Müdürü Torsten Troebs ise açıklamasında; “Bell damperli kamyonların kullanımı, tam otomatik şanzımanlarımız sayesinde çok kolay ve yüksek seviyede sürüş konforu sunuyor. Operatörler için yüksek çekiş gücü, güvenilirlik ve düşük yakıt tüketimi önemli. Allison 3400 ORS şanzıman, otoyol kamyonları ve otobüsleri için sunduğumuz ekstra Yakıt Ekonomisine sahip şanzımanlarımız ile aynı vites oranlarını sağlıyor. Tork konvertörü ile lock-up kapalıyken çalışma süresini önemli ölçüde artırıyor. Bu, aracın daha yüksek viteslerde, daha düşük motor devirlerinde uzun süre çalışmasına olanak tanıyarak önemli miktarda yakıt tasarrufu sağlıyor. Bell araçlarında aynı zamanda Allison’ın DynActive Vites Değiştirme teknolojisine sahip FuelSense 2.0 paketi bulunuyor. Vites değiştirme noktaları, araç ağırlığına ve yol koşullarına göre ayarlayarak yakıt ekonomisi daha da optimize ediliyor” diye belirtti.

4 tonluk daha yüksek taşıma kapasitesine rağmen Bell’in saatte yaklaşık 20 litre olarak belgelenen maksimum yakıt tüketimi, aynı koşullarda çalışan 24 tonluk kamyonlarınkinden saatte 2 ila 4 litre daha düşük (maks. 22- 24 l/saat). Yılda ortalama 1.600 ila 2.100 çalışma saati ile bu, Sandritter’in Bell B30E aracı ile tasarruf edebileceği 3.300 ila 8.400 litre yakıt anlamına geliyor.

İş makineleri sektöründeki faaliyetlerini her geçen gün artıran TürkTraktör, ürün yelpazesine CASE 856C greyderi de ekledi. Faz 5 emisyon seviyesindeki üstün motor teknolojisine sahip CASE 856C, TürkTraktör güvencesiyle inşaat sektöründe güç, verimlilik ve dayanıklılığı bir arada sağlıyor. 

Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden inşaat sektörüne yeni ve modern teknolojiye sahip ürünler sunmaktan memnuniyet duyduklarını belirten TürkTraktör İş Makineleri İş Lideri Boğaç Ertekin, “Türkiye’de iş makineleri alanında müşterilerimizin farklı ihtiyaçlarına göre ürün ve hizmet sunabilme kabiliyetine sahibiz. Ürünlerimizi çeşitlilik açısından değerlendirdiğimizde, pazardaki talebin yüzde 90’ından fazlasına cevap verebileceğimiz farklı modellerimiz bulunuyor. Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimler doğrultusunda ürün çeşitliliğimizi zenginleştiriyor, dünya standartlarındaki Faz 5 emisyon geçişiyle birlikte yeni serilerle güncelliyoruz. Ürün yelpazemizde önemli bir yeri dolduran CASE 856C greyderimizi de yeni ürünlerimiz arasına ekledik. 180 yılı aşan köklü tarihe sahip CASE İş Makineleri markasının kalitesi, üstün performansı ve dayanıklı yapısıyla 856C’nin inşaat sektörünün beğenisini kazanacağına inanıyoruz. İş makineleri faaliyetlerimizi müşterilerimize daha fazla hizmet götürerek sürekli geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş. tarafından Türkiye’de temsil edilen iş makinası üreticisi Komatsu, Çelikler Seyitömer Elektrik Üretim A.Ş.’nin Kınık’taki maden sahası çalışmaları için sipariş ettiği 20 adet HD785-8E0 model kaya kamyonlarının teslimatlarına başladı. Çelikler Seyitömer Termik Santrali’ndeki görevlerine hazır olan Komatsu HD785-8E0’lar, 895 kW/1200 HP’lik güç ve 60 m3’lük damperiyle 100 ton yük kapasitesi sunabilen teknik özellikleriyle, sahadaki faaliyetlerin daha verimli tamamlanabilmesine destek olacak. 

Japonya merkezli Marubeni Corporation iştiraki olan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., Türkiye’de temsil ettiği Komatsu ile yeni bir teslimatı daha gerçekleştirdi. Çelikler Seyitömer Elektrik Üretim A.Ş. tarafından Kütahya Kınık’taki Çelikler Seyitömer Termik Santrali’nde kullanılmak üzere, Marubeni Dağıtım ve Servis’e sipariş edilen 20 adet Komatsu HD785-8E0 kaya kamyonları, Marubeni Dağıtım ve Servis İş ve Maden Makinalarından Sorumlu COO Burçak Birand, İş ve Maden Makinaları Satış Ülke Müdürü Cem Bingöl ile İş ve Maden Makinaları Saha Satış Müdürü Atahan Serdaroğlu tarafından, Çelikler Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Hasan Çelik ve Muhammet Çelik’e teslim edildi.

Hasan Çelik: “Daha verimli bir enerji üretimine odaklanıyoruz”

Çelikler Seyitömer Termik Santrali’nde kullanılmak üzere sipariş ettikleri araçların teslimatında, yeni kamyonların kullanım alanlarına dair bilgiler veren Çelikler Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Çelik; “Temelleri 1958 yılında, değerli kurucumuz Osman Çelik tarafından atılan Çelikler Holding olarak, enerji, maden, inşaat, taahhüt ve turizm sektörlerindeki faaliyetlerimizi istikrarlı bir şekilde sürdürüyoruz. Ülkemiz elektriğinin önemli bölümünü, yerli ve milli kaynaklarımız ile, dünyadaki son teknolojiyi kullanarak üretirken, kendi alanının en iyilerinden Komatsu ile çalışmaya karar verdik. Termik, hidroelektrik ve jeotermal elektrik santrallerimiz ile Türkiye’nin en büyük elektrik üretim şirketlerinden biri olarak, Çelikler Seyitömer Termik Santrali’mize, Komatsu’nun HD785-8E0 kamyonlarını dahil ederek çok daha verimli bir üretime odaklanacağımızı öngörüyoruz. Kaya kamyonlarına yaptığımız yeni yatırımın gerçekleşmesinde emeği geçen tüm Marubeni Dağıtım ve Servis yetkililerine teşekkür ediyor, araçlarımızın hem şirketimize hem de ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.

Burçak Birand: “Komatsu HD785-8E0 ile operasyonlar kolaylaşıyor, operatörlerin konforu üst düzeye taşınıyor”

İş makinaları sektöründe yeni nesil motor teknolojisini başlatan Komatsu iş makinalarını, iş ortaklarıyla buluşturduklarını belirten Marubeni Dağıtım ve Servis İş ve Maden Makinalarından Sorumlu COO Burçak Birand; “Marubeni Dağıtım ve Servis olarak, dünyanın, alanındaki en etkili markalarını temsil ediyoruz. Dünyanın en prestijli, kalitesiyle öncü, teknolojileriyle verimliliğe katkı sağlayan Komatsu markamızda, madencilik alanındaki müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun ürünler sunuyor, satış sonrası hizmetlerimizle de çözüm ortağı oluyoruz. Çelikler Seyitömer Termik Santrali’ne teslim ettiğimiz 20 adet Komatsu HD785-8E0 kaya kamyonuyla hem şirketin verimliliği artacak hem operasyonun işleyişi kolaylaşacak hem de operatörlerin konforu bir üst düzeye taşınacak. Yol dışı kamyonlar arenasının yıldızlarından olan yeni ürünümüzün tüm Çelikler Seyitler Termik Santrali çalışanlarına hayırlı olmasını diliyor, Çelikler Holding’in tercihini Marubeni Dağıtım ve Servis’ten yana kullanmasından dolayı teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

“Yeni Çağ”ı başlatan Komatsu’dan verimliliği artıran kamyonlar

Çelikler Seyitömer Termik Santrali’nde kullanılmak üzere sipariş edilen Komatsu HD785-8E0 kaya kamyonu, Komatsu tarafından “Yeni Çağ” olarak adlandırılan yeni nesil motor teknolojisini barındırıyor. Komatsu HD785-8E0’ın, 1900 d/d’da 895 kW (1200 HP) güç üretebilen, 30.48 litrelik, 12 silindirli motorunda, Komatsu’nun Dizel Partikül Filtresi (KDPF), Değişken Zamanlamalı Turbo (VGT) ve Egzoz Gazı Devirdaimi (EGR) teknolojileri kullanılıyor. Her zamankinden daha verimli bir işletim maliyeti sunmasıyla öne çıkan Komatsu HD785-8E0, maden sahalarındaki zorlu koşulların üstesinden kolaylıkla geliyor. 73.800 kg’lık boş ağırlığı ve 60 metreküplük damperiyle 100 tonluk yük kapasitesi sunan Komatsu HD785-8E0, markanın en görkemli ve en yüksek kapasiteli yeni ürünlerinin başında geliyor.

60 yılı aşkın yol makinaları tecrübesiyle Türkiye pazarında lider pozisyonda yer alan Bomag, farklı sektörlerde faaliyet gösteren dünyaca ünlü markaların Türkiye temsilcisi Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş. tarafından, 1 Ocak 2024 itibarıyla ülkemizde temsil edilmeye başlanacak.

Marubeni Türkiye’de temsil ettiği dünyaca ünlü markalara Volvo Trucks’dan sonra Avrupa kökenli yeni bir markayı portföyüne eklediFransız Fayat Grubu’nun bir parçası olarak yol ekipmanlarını Avrupa, Çin, Hindistan ve ABD’deki kendi üretim tesislerinde üreten Bomag, Türkiye’de  Japonya merkezli Marubeni Corporation iştiraki olan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş., tarafından temsil edileceği bir basın bülteni ile duyuruldu.

Bomag’ı da ekledi. 60 yılı aşkın yol makinaları tecrübesiyle Türkiye pazarında lider pozisyonda yer alan Bomag, 2024 yılından itibaren Marubeni Dağıtım ve Servis portföyüne ekleniyor. Günümüzde Fransız Fayat Grubu’nun bir parçası olarak yol ekipmanlarını Avrupa, Çin, Hindistan ve ABD’deki kendi üretim tesislerinde üreten Bomag, toprak ve asfalt silindirleri, yama silindirleri, finişer, frezeler, çöp kompaktörü, toprak stabilizeri ve hafif sıkıştırma ekipmanları ile geniş bir ürün gamı sunuyor.

Bomag’ı Türkiye’de büyüteceğiz!”

Oluşturdukları iş modeliyle, ortak değerler ve vizyon ile temsil ettikleri, birbirinden güçlü markalarla uçtan uca çözüm sunmak için çalışmalarını sürdürmeye devam ettiklerini belirten Marubeni Dağıtım ve Servis Genel Müdürü Eşref Zeka;“Lojistikten, inşaata, maden sektöründen, tarıma ve sanayiye kadar, birçok sektörün ihtiyacına cevap veren müşteri odaklı iş modelimizle, güçlü markalarımızın da katkısıyla, sürdürülebilir bir gelecek için, yüksek teknolojik ürünler ve kaliteli hizmetler sunarak, faaliyet gösterdiğimiz sektörlere katkı sunmaya devam ediyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını doğru anlamak, doğru ekipmanı sağlamak ve doğru çözümü sunmak ana misyonumuzun çerçevesinde, dünyanın lider yol ekipmanları markası Bomag’ı da bünyemize katıyoruz. Farklı sektörlerdeki müşterilerimize sunduğumuz ürünlerimize, katma değerli hizmetlerle çözüm ortağı olma vizyonumuzu, Bomag markası için de sunarak, mevcut pazar liderliğini çok daha üst düzeye çıkarmayı amaçlıyoruz. Türkiye’de pazar lideri konumundaki Bomag’ın, her geçen gün daha da güçlenen Marubeni Dağıtım ve Servis ailesine katılmasıyla, bu öncülüğünü daha da geliştirmeye odaklanıyoruz” dedi. 

Bomag ve ürün portföyü

1957 yılında “Bopparder Maschinenbau-Gesellschaft mbH” olarak kurulan Bomag, günümüzde Bomag, Fransız Fayat Grubu’nun bir parçası. Bomag, merkezi Almanya’nın Boppard şehrinde. Firma küresel bir serme, sıkıştırma ve kazıma makinaları üreticisi ve yol yapım işleri ile çöp sahaları için teknoloji ortağı. Almanya’da 6 şubeye sahip ve 12 bağımsız iştirak ile Dünya çapında, 2.500’den fazla çalışanıyla, 120 ülkede 500’den fazla bayisi ile sürdürüyor. Şirket, Makinalarını Avrupa, Çin, Hindistan ve ABD’deki kendi üretim tesislerine sahip.

Bomag, Türkiye’de de Karyer Tatmak tarafından temsil ediliyordu. Marka toprak ve asfalt silindirleri, yama silindirleri, finişer, frezeler, çöp kompaktörü, toprak stabilizeri ve hafif sıkıştırma ekipmanları sayesinde yol şantiyelerindeki her türlü makina ihtiyacı Bomag ile sağlanıyor. 

Özgül Treyler, en çok talep gören 26 metreküplük U Shape modelini Hardox 500 Tuf kullanılarak 700 kg hafifletti. Taban kalınlığı 5 mm’den 4 mm’ye, yan duvar kalınlıkları 4 mm’den 3 mm’ye düşürülen, tasarım değişiklikleri ve azalan crosslar sayesinde ağırlığı daha da azalan U Shape damperler, artık son kullanıcılarına 3 yönlü avantaj sağlıyor; bunlar daha fazla faydalı yük, daha az yakıt tüketimi, daha uzun ömürlü lastik olarak sıralanıyor.  Hardox 500 Tuf ’tan üretilen U Shape damper aynı zamanda daha sağlam ve daha uzun ömürlü.

U Shape damperlerle pazar paylarını genişletip müşterilerinin yüzünü güldürmeye devam ettiklerini söyleyen Özgül Treyler Satış Müdürü Mehmet Özgül, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Treyler imalatına başladığımız yıllarda, standart çeliklerle üretimlerde yaşadığımız olumsuz deneyimler bizi daha kaliteli çelik kullanımı arayışına yöneltti. Bu arayış SSAB ile tanışmamızla sonlandı. Hardox’u Türkiye’de kullanan ilk firmalardan biri olduk. Yaklaşık 15 yıldır damper gövdelerimizde Hardox ürünleri kullanıyor ve kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Hardox yeni pazarlara daha kolay girmemizi de sağlıyor. Bu pozitif etkiyi özellikle uluslararası fuarlarda gözlemliyoruz.”

Talep hafiflik

Başta İngiltere olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinden gelen daha hafif damper taleplerini, üretimlerine hızlıca Hardox 500 Tuf’u entegre ederek karşılayan Özgül Treyler, ürünlerinde ağırlığı düşürüp dayanıklılığı artırırken, çok başarılı sonuçlar elde ettiğini bildiriyor.

Mehmet Özgül, bu süreçte Hardox 500 Tuf’ın işlenmesi, kaynaklanması ve bükümü gibi birçok proseste SSAB Teknik ekibinden gerekli bilgileri aldıklarını, Hardox 450’den Hardox 500 Tuf’a geçişin en olumlu yönlerinden birinin de, fabrikada herhangi bir yeni yatırım yapılmasına gerek kalmadan mevcut koşullarda üretimin devam ettirilmesi olduğunu söyledi.

Çözüm Hardox 500 Tuf 

Özgül Treyler Tasarım Birimi Sorumlusu Sercan Benli ise damperlerdeki değişim sürecini şöyle anlattı: “Tasarımda en önemli kriterimiz; malzeme tokluğu ve bükülme kabiliyetidir. Hardox 500 Tuf bizim tam olarak istediğimiz şeylerin karşılığını verdi. Aynı zamanda Hardox 500 Tuf’ın diğer malzemelere göre yorulma ömrünün daha uzun olduğunu teknik değerlerinden keşfettik. 

Beklentilerimizin üzerinde olumlu sonuçlar aldığımız Hardox 500 Tuf’a geçiş, sadece damperlerimizde ağırlık avantajı sağlamadı, ürünün yapısal olarak şantiyelere daha uygun hale gelmesini de sağladı.  

Arazi şartlarında damperler ilerlerken çok zorlu yol koşullarından geçiyorlar. Şasi ve damper üzerine anlık pik kuvvetler uygulanabiliyor. Hardox 500 Tuf ile damperin yan duvarlarına eklenen crossları azaltarak sacın hareket kabiliyetini artırdık, biraz daha serbest bırakarak kendi akma mukavemetinde çalışmasını sağladık.

Sonuçta yüzde 30 daha uzun ömürlü hale gelen 26 metreküplük U Shape damperlerimiz hafiflediği için 700 kg daha fazla yük alabiliyor. Yükünü bıraktıktan sonra da boş dönen araç daha hafif olduğu için daha az yakıt tüketiyor. Bu ayrıca lastiklere düşen yükün de azalması demek.”

“Uluslararası alanda tanınırlığımız arttı”

Aile şirketine üç yıl önce katılan Özgül Treyler Dış Ticaret Sorumlusu Süleyman Özgül de SSAB ile olan iş birliğinin ihracatta sağladığı büyük avanta dikkat çekiyor. Özgül Treyler’in üretimde ulaştığı kaliteyi belgelendiren Hardox In My Body üyeliği sayesinde yeni pazarlara açılma konusunda büyük bir avantaj elde ettiğini ifade eden Süleyman Özgül, “Damperlerimizde bulunan Hardox In My Body etiketini görenler, daha ürün hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadan kalitesinden emin olabiliyor. Bu durum özellikle dış pazarlarda bize olan güveni destekliyor ve yeni pazarlara açılmamızı kolaylaştırıyor. Özgül Treyler olarak yakın gelecekte hedefimiz, Hardox 500 Tuf ile geliştirdiğimiz ürünleri seri olarak daha yüksek sayıda üretip Avrupa’nın önde gelen firmaları arasında yer almak.” dedi.